renkler ve zevkler tartışılır

renkler ve zevkler tartışılır

Renklerin Anlamları ve Psikolojik Etkileri

Işığın oluşturduğu renkler bir bakıma enerjiyi temsil eder. Bu enerji, bazen vücut fonksiyonlarını ve bazen de zihnimizi, duygularımıza işler. Her ne kadar görme işlevinin göz olduğunu bilsek de yapılan çalışmalar aslında beynin gördüğü söylenmektedir. Gözün retina tabakasındaki milyonlarca sinir ucu tarafından görüntü alınır ve beyindeki görmeyle ilgili merkeze iletilir ve görüntü algılanır. Günümüzde ileri teknolojiyle yapılan çalışmalarla artık biliyoruz ki renk, beyin dalgalarını, otonomik sinir sistemini, hormonal aktiviteyi etkiliyor ve çeşitli duyguları uyandırıyor. Yani, bizim bir renge tepkimiz hem fizyolojik hem psikolojiktir.

Mahnke 1993'te: Beyin ile insan davranışları arasında bağlantı var. Beyni uyarmak, insanları mutlu, kızgın, üzgün, kaygılı yapabilir. Merkezi sinir sistemi, insan davranışlarının ana kontrol merkezi. Araştırmalara göre sinir hücreleri tarafından alınan her uyaran önce beyin sapını sonra da bütün sinir sistemini etkiliyor. İnsanlar, gün içerisinde en fazla görme dahil birçok uyarana maruz kalıyorlar. Bu uyaranlar az ya da çok fazla olabiliyor.

Geçmişten Günümüze
Bazı Araştırmalar

Renkler ışığın ürettiği enerji ile vücut fonksiyonlarını, zihni ve duyguları etkiler. Yapılan çalışmalar renklerin beyin gelişimine, yaratıcılığa, verimliliğe ve öğrenmeye faydasını gösterdiler.

1875 yılında Avrupalı doktor Ponza çeşitli odalarda renkli camlar, renkli duvarlar ve renkli mobilyalar kullanarak deneyler yaptı. Kullandığı renkler kırmızı ve maviydi. Günlerdir yemek yemeyi reddeden bir adam yemek yemek istedi. Mavi odaya giren saldırgan bir hasta da 1 saatlik bir zaman diliminde sakinleşti.

1942 yılında Goldstein organizma üzerinde rengin etkisini incelemiş, hastalar üzerinde çalışmalar yapmış ve hangi rengin olumlu hangi rengin olumsuz etkisi olduğunu gözlemlemiş. En önemli çalışmalarından biri Parkinson hastalarıyla ilgili olandır. Kırmızı, parkinson hastalarında patolojik problemi daha kötü hale getirmiş, yeşil daha iyi bir hale getirip düzeltmiş. Beyin hasarlı hastalar da kırmızıya negatif tepki vermişler.

1957 yılında kırmızının görsel aktivite ve otonomik sinir sistemi fonksiyonları üzerinde maviye nazaran daha uyarıcı etkisi bulunmuş.

Ana Renkler: Mavi, sarı, kırmızı.

Ara Renkler: Mor, turuncu, yeşil.

Mavi: Gökyüzünde denizde çevremizde birçok yerde görüyoruz. İnsanların üzerinde bıraktığı psikolojik etkileri iste şöyle sıralayabiliriz; sakinleştiriciliğin, düzenliliğin, güvenilirliğin, sadakat sahibi olmanın ve barışçıl olmanın rengi olarak bilinir.

Sarı: Çiçeklerde, güneşte, giyeceklerimizde ve daha birçok yerde görüyoruz. İnsanların üzerinde bıraktığı psikolojik etkileri ise şöyle sıralayabiliriz; bilgeliğin, sevincin, fikir üretiminin, verimliliğin, coşkunun, ilhamın rengi olarak bilinir.

Kırmızı: Kırmızı denildiği zaman çoğumuzun ilk aklına gelen aşk oluyordur. İnsanların üzerinde bıraktığı psikolojik etkileri ise şöyle sıralayabiliriz; mutluluğun, azmin, kararlılığın, hareketliliğin, genelliği temsil eden renk olarak bilir. Ek olarak ise iştah açıcı bir renktir bunu yediğimiz ürünlerin ambalajlarından fark edebiliriz.

Mor: Mor rengini çevremizdeki bazı çiçeklerde görebiliriz. İnsanların üzerinde bıraktığı psikolojik etkileri ise şöyle sıralayabiliriz; yaratıcılığı, asilliği, dengeyi, kendine güvenli olmayı, dinlendirici duyguları temsil eden renk olarak bilinir.

Turuncu: Turuncu rengi giyeceklerimizde, çiçeklerimizde ve daha birçok yerde görebiliriz. İnsanların üzerinde bıraktığı psikolojik etkiyi ise şöyle açıklayabiliriz; baskın karakterliliği ve canlılığı temsil eden renk olarak bilinir.

Yeşil: Yeşil rengin doğamızın rengi olduğunu denge ve uyumun rengi olduğunu biliyoruz. İnsanların üzerindeki psikolojik etkilerini ise şöyle sıralayabiliriz; güven vericiliği, dinlendirici, huzur verici ve rahatlatıcı bir etki oluşmasını sağlar ve temsil eder.

REFERANSLAR

Ayvalık Balıkçısı
Ömer Holiday Resort
Melis Hotel
Detay Fotoğrafçılık
Royal Caribbean Cruise